İlişkilerimiz tüketim çağına hızla ayak uyduruyor. Sabır olgusunun etkinliği hepimizde minimal duruma geldi ve bu da tahammülümüzü etkilemeye başladı. Yaşamın doğal bir süreci olan ilişkiler sağlam temeller üzerine kurulduğunda sevgi ve saygının da etkisiyle hayatımıza anlam katmakla kalmıyor bütün düzenimizi de etkiliyor. Daha pozitif, enerjik, mutlu ve hayattan daha fazla tat almamızı da sağlıyor. Her şey yolundayken sorun yokta bir şeyler ters gitmeye başlayınca tüm bu artılar kocaman birer eksiye dönüşmeye başlıyor ve can sıkıcı bir süreç başlıyor “ayrılık süreci”.
Ayrılık süreci kişinin karakteristik özelliklerine bağlı olarak kısa, normal ve uzun olmak üzere üç zaman dilimi uzuyor. Kısa ve orta olanlar için çok sorun olmasa da bu süreyi uzun yaşayanlar için hayat sistemi oldukça fazla etkileniyor.
Ayrılık süreci sorunları;
Hayattan tat alamama
Aşırı özlem duygusu
Alkol vb. alışkanlıklar
Beraber gidilen yerlere karşı nefret
Yalnızlık hissi
Sürekli gelen ağlama ihtiyacı
Duygusal boşluk ve acı
İnsanlara karşı tahammülsüzlük
Yeni ilişkilere karşı olumsuz tepki
Sürekli insanlara eski sevgiliden bahsetme
Bunlarla nasıl baş edebiliriz?
Kesinlikle ayrılık sonrası Romantik, aşk filmleri ve şarkıları dinlemeyin
Hayatınızda daha önce denemediğiniz yenilikler yapın
Bu süreçte kazandığınız alışkanlıklar kalıcı olacağı için alkol vb. ürünler tüketmeyin
Arkadaşlarınıza sürekli ayrıldığınız kişiden bahsetmeyin,siz konuyu kapatsanız bile sürekli konu ona gelecektir ve insanlar sürekli sizin aşk acınızdan konuşmayı sevmeyebilir.
Uzun yürüyüşler düzenleyin
Spor yapın
Yemek alışkanlığınızı olumlu anlamda değiştirin
Kişisel gelişim kitapları okuyun
Ödül almış filmler seyredin
Yeni insanlara şans verin
Kendinize minik hediyeler alın
Yani kesinlikle kendinizi yalnızlaştırıp, kendinize acımak yerine kendinize değer verip şımartın. Ne olursa olsun kendinize bunu her zaman borçlu olduğunuzu unutmayın.